Yeni Ahit’e göre 7 büyük günah

Yedi Ölümcül Günah, Hristiyanlık inançlarına göre Yedi Büyük Günah, Temel Günahlar, Kardinal Günahlar olarak da bilinen, Roma Katolik Kilisesi'nin görüşleri çerçevesinde Papa I. Gregorius tarafından düzenlenen, insanın hayatı boyunca sakınması gereken yedi günahtır.

Yedi Ölümcül Günah, Hristiyanlık inançlarına göre Yedi Büyük Günah, Temel Günahlar, Kardinal Günahlar olarak da bilinen, Roma Katolik Kilisesi’nin görüşleri çerçevesinde Papa I. Gregorius tarafından düzenlenen, insanın hayatı boyunca sakınması gereken yedi günahtır.

Yeni Ahit’in Galatyalılar bölümünde Yedi Şeytanî Hareket olarak geçmektedir. Dante Alighieri’nin İlahi Komedya’sında sık değindiği konulardan biridir. Günahların Latince adlarının ilk harflerinden oluşan SALIGIA, Yedi Ölümcül Günah ‘ın diğer adıdır. Zaman içerisinde yedi günahtan her biri bir şeytanî varlıkla ilişkilendirilmiştir.

Superbia (Pride) : Kibir, Kendini Beğenmişlik

Aşağılama veya küçümseme, bir insanın, bir durumu veya bir kimseyi, kendinden daha az sahip olduğu sanısı değerler için kendinden küçük görmektir. Bu kavram çoğu zaman kibir ile aynı anlamda kullanılmaktadır. Bir kimseyi aşağılayan insanlar için çoğu zaman “kibirli” sıfatı kullanılmaktadır.

Her ne kadar aşağılama duygusu, belli bakımdan kendini üstün sanan insanlar tarafından yapılsa da, bu; her kendini üstün sanan kimsenin kibirli olacağı anlamına gelmemektedir. Bununla beraber, bir durumda üstün olmayan herhangi kimse dahi bu duyguyu yaşayabilir. Kısacası kibir, bir durumdaki üstünlüğe göre değil, kişinin kendini gördüğü duruma göre değişkenlik gösterir. Lucifer’e atfedilmiştir.

Avaritia (Greed) : Açgözlülük

Açgözlülük ya da hırs, yiyecek, para, statü ya da güç olsun maddi kazanç için aşırı ya da doyumsuz bir özlemdir. Laik bir psikolojik kavram olarak, açgözlülük, birden fazla ihtiyaca sahip olma ya da sahip olma konusunda olağanüstü bir arzudur. Mammon’a atfedilmiştir.

Luxuria (Lust) : Şehvet Düşkünlüğü

Şehvet, kişisel cinsel ihtiyaçlara yönelik isteklerin tamamına şehvet denir. Şehvet bir duygudan çok cinsel isteklerin genellemesine verilen bir addır. Kişisel yapının oluşumuna göre şehvet seviyesi değişir. Cinsel istek uyandıracak ortamlarda kişinin gelişiminde almış olduğu duygusal eğitime bağlı olarak farklı şehevi duygular barındırabilir. Bu duygusal karışım duygusallık, hafiflik, saldırganlık, acınma gibi birden çok yapının ana hatlarını çizdiği bir temele oturabilir.

Şehvet duygusunun bitişinde psikolojik bozulmaların önlenebilmesi için maddi ve ruhsal yapısal bütünlüğe dayalı bir dengeleyici cinsellik önemlidir. Kişilik sınıflandırmalarında karşılıklı paylaşımı sağlayan eşleşmeler önemlidir. Ahlaki yapı olarak bütünleşmeyen kişilik temelleri şehvetin olumsuz ve tatminsiz devamlılığını sağlayacaktır. Asmodeus’a atfedilmiştir

Invidia (Envy) : Kıskançlık, Hasetlik

Kıskançlık bir kişinin veya bir ilişkinin yitirilmesinden korkulan, karmaşık bir ruhsal yaşantı ve olumsuz tutumdur. Bunun dışında başkasının sahip olduğuna kendisinin de sahip olma gerekliliğini hissettiren bir duygudur. Türk Dil Kurumu, kıskançlık kelimesini şöyle açıklamıştır:

“Bir kimse bir üstünlük gösterdiğinde veya sevilen birisinin, başkası ile ilgilendiği kanısına varıldığında takınılan olumsuz tutum”

Kıskançlık doğuştan değil, sonradan öğrenilen ve birçok insanı etkileyen, rahatsız eden bir duygudur. Dozunda bırakıldığı sürece kıskançlık bir hastalık değil davranış bozukluğudur. Kişi bu konuda kendini kontrol edemezse bu davranış bozukluğu ileride depresyona sebebiyet verebilir. Kıskançlık özgüven eksikliği ve yetersizlik duygusundan dolayı ortaya çıkmaktadır. Kıskançlık yaşayan birisi zaman ile değersizlik, çaresizlik, öfke, mutsuzluk ve yalnızlık gibi duyguları da yaşar.

Bu davranış bozukluğu hayvanlarda da görülmektedir. Örneğin bir evde uzun süre bulunan bir kedi tüm ilgiyi kendi üzerine çektiğini hisseder. O eve ikinci bir kedi geldiğinde diğeri asabi tavırlar göstererek kıskanç olmaya başlar ve sahibini de protesto eder. Leviathan’a atfedilmiştir.

Gula (Gluttony) : Oburluk

Oburluk, özellikle durum sembolleri olarak, yiyecek, içecek veya servet öğelerinin aşırı hoşgörü ve aşırı tüketimi anlamına gelir. Hıristiyanlıkta, aşırı yiyecek arzusunun, ihtiyaç sahiplerinden çekilmesine neden olması günah olarak kabul edilir. Beelzebub’a atfedilmiştir.

Ira (Wrath) : Öfke, Yıkıcılık, Gazap Etmek

Kızgınlık ya da öfke, insanların veya hayvanların algıladıkları bir tehdit veya hakaret karşısında sergiledikleri düşmanlık duygusudur. Kızgınlık vücutta bir takım fiziksel değişikliklere neden olur. Örneğin tansiyon ve nabız yükselir, vücuttaki adrenalin ve noradrenalin düzeylerinde artma gözlenir.

Kızgınlık insanlar ve hayvanlarda dışarıdan gözlenebilen değişikliklere de yol açar. Kızgın insanlar bazen bağırırlar, kabarırlar, yumruklarını sıkarlar, dişlerini gösterirler veya tehditkar bir yüz ifadesi sergilerler. Genellikle kavgaların çoğu kavgacılardan en azından birinin kızgınlığını ifade etmesi sonucu ortaya çıkar. Kızgınlığın amacı insanların kendilerine tehdit olarak algıladıkları davranışı durdurma çabasıdır. Ancak psikologlara göre kızgın insanlar olayları tarafsız bir şekilde değerlendirme ve davranışlarını kontrol etme yeteneklerini kaybederler. O yüzden de kızgınlık genellikle sorunların çözümünü kolaylaştırmak yerine daha da zorlaşmasına neden olur. Baphomet’e atfedilmiştir.

Acedia (Sloth): Tembellik, Miskinlik

Tembellik (ya da üşengeçlik), faaliyet yeteneğine sahip olunmasına rağmen efor sarf etmede isteksizlik. genellikle küçük düşürücü bir terim olarak kullanılır; tembel olarak görülen bir kişi için “miskin”, “Tembel teneke”, “Ağustos böceği” gibi söylemler de kullanılır (İngilizce yatan patates (couch potato))

Sigmund Freud’un haz ilkesinin tartışılmasına rağmen, Leonard Carmichael, “tembellik, psikoloji üzerine yazılmış teknik kitapların içindekiler tablosunda görünen bir kelime değildir” demiştir. Modern psikolojide susuz ratların motivasyonu ve aç güvercinlerin gagalama davranışları gibi deneylerle daha anlaşılır olmaya başlamıştır, baharın gelmesiyle şairlerde şiir yazma isteği uyanması, bilim adamlarının golf sahalarına gitmemek ve laboratuvarda çalışmak için kendilerini zorlamaları da motivasyonun ile ilgili başka örneklerdendir.” 1931 yılında yapılan bir ankette, öğretmenler tembelliği “yetenek eksikliği” olarak tanımlamışlardır ve öğrencilerinin başarısızlıklarını da tembelliklerine atfetmişlerdir. Tembellik, motivasyon eksikliği, depresyon, abuli, DEHB, uyku bozuklukları ve şizofreni gibi bazı akıl sağlığı sorunlarının negatif belirtileri ile karıştırılmamalıdır. Belphegor’a atfedilmiştir.

Son olarak; meşhur şahsiyetlerin günahla ilgili sözlerine Quotpedia adlı siteden ulaşabileceğinizi de söylemiş olalım.

Süleyman ÜSTÜN

Bilişim Uzmanı, Sosyolog, Kamu Yönetimi, Felsefeci ve Sinemasever

You may also like...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir